1 Mayıs açıklamamızdır:
Geleceği Zenginlere Yedirmeyeceğiz, 1 Mayıs’ta Alanlardayız!
Gelecek güzel günleri bugünden yaratma, kazanma, halk gençliğinin örgütlü mücadelesini büyütüp geliştirme iddia ve kararlılığıyla tüm ezilenlerin Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı kutluyoruz.
Koronavirüsün resmi kayıtlara göre Türkiye’de ilk göründüğü günden bu yana bir yılın üzerinde zaman geçti. Ve tüm bu süreç boyunca halkın kaynakları ile ayakta duran devlet, halkın yararına hiçbir adım atmadı. Devlet, büyük patronları korumak, onların karlarına kar katmak için elinden ne geliyorsa bir bir yaparken halkın sağlığıyla alay edercesine “önlemler”, kısıtlamalar yürürlüğe koyuyor. Tüm hafta içi işçiler emekçiler işlerine gitmek zorundayken hafta sonları evlerine hapsediliyor. Pandemi önlemi adı altında halkın tüm yaşamı ev ve iş arasına sıkıştırılarak emekçilerin hayatları sistemin çarklarına “armağan” edildi. Emekçileri korumak adı altında işten çıkarmaların yasaklandığı söylenirken farklı gerekçelerle işten atılmalar hat safhaya çıkmış durumda. Sendikalı olanlar, hakkını arayanlar kod-29 bahanesiyle işlerinden ediliyor. Emeğimizin değeri her geçen gün düşüyor, işsizlik günden güne artıyor. Saldırılar arttıkça, emeğin değeri kapitalist düzene kaptırıldıkça gençliğin geleceği de daha fazla belirsizleşiyor, daha fazla çalınıyor…
Öte yandan, kayyum zihniyeti ve saldırıları soygun ve adaletsizliğin simgesi haline geldi. Belediyelere atanan kayyumlarla yerel yönetimler gasp edildi, üniversitelere atanan kayyum rektörlerle üniversite iradesi yok sayıldı ve üniversiteler AKP’nin politikalarına daha fazla hizmet eder hale getirilmeye çalışıldı.
Patriyarkal düzenin sistematik olarak saldırdığı kadın ve LGBTİ+ mücadelesinin kazanımları eritilmek istenirken kadın ve LGBTİ+’lar, saldırılara yanıtı mevcut olanla yetinen değil, fazlasını isteyen bir mücadeleyle cevap veriyor. İstanbul Sözleşmesi’nden çekildik açıklamasıyla, devlet eliyle erkeklik üretilmeye, güçlendirilmeye devam ediliyor.
Kürt ulusu dört parça Kürdistan’da mücadeleyi büyütürken, Türkiye sahasında faşizm baskılarını artırmaya devam ediyor. Kayyumlarla halkın iradesi gasp edilirken, belediye başkanları, vekiller, politik siyasetçiler tutuklanıyor. Dört bir yanda bu saldırılar devam ederken AKP-MHP ittifakı HDP’nin kapatılması için kolları sıvamış durumda.
Yaşanan bu ve benzeri gelişmeler, bizim için şunu çok açık bir şekilde gösteriyor: Emeğe dönük saldırılar arttıkça gençliğin geleceği kazanma savaşımı toplumsal mücadelenin tüm dinamikleri ile daha fazla ortaklaşıyor.
Sonuç olarak gerek coğrafyamızda gerekse dünya çapında ezenler ve ezilenler arasındaki saflaşması derinleşiyor. Ezilen tüm kesimlerin sorunlarının kaynağı aynılaşırken çözüm mücadeleleri de ortaklaşıyor. Bizler Yeni Demokrat Gençlik olarak egemenlerin saldırılarına karşı; gençliğin dinamizmi, cüreti, mücadele kararlılığıyla yanıt vereceğimizi yineliyoruz.
2021 1 Mayıs’ı, pandemi fırsatçılığı ile yok sayılan emeğimiz, gasp edilen haklarımız, çalınan hayatlarımız için verilen güçlü bir yanıt olacaktır.
Tüm halk gençliğini bu mücadeleye ortak olmaya çağırıyoruz.
Biz Kendimizi Dünyayı Temellerinden Sarsacak Bir Davaya Adadık!
Ayağa Kalk, Gücüne Güven, YDG Saflarında Örgütlen!
Yeni Demokrat Gençlik